Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, adayların istihdam konusunda endişelenmeden kendilerini en iyi şekilde yetiştirmeye çabalamasını istedi. Üniversitelerdeki kontenjan sayısını açıklayan Özvar, bu yıl 388 bini ön lisans, 465 bini lisans programları olmak üzere toplam 853 bin kontenjan belirlendiğini dile getirdi. Prof. Dr. Özvar, uzaktan öğretim ve açıköğretim programlarıyla toplamda 1 milyon 61 bin kontenjanın mevcut olduğunu kaydetti.
34 yaş üstü kadınlar, depremzede adaylar ile şehit ve gazi yakınları için ayrılan kontenjanlar da dâhil edildiğinde toplam kontenjanın 1 milyon 111 bine ulaştığını bildiren Prof. Dr. Özvar, buna ek olarak 15 bin civarında KKTC üniversiteleri ve yurt dışındaki üniversitelere kontenjanlar ayrıldığını söyledi.
Prof. Dr. Özvar, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen kentler ile Sivas'ın Gürün ilçesinde ikamet eden adaylar için bu yıl YKS'de ek bir kontenjan tanımladıklarını belirtti. Depreme maruz kalan illerdeki devlet üniversitelerinde, YKS ile öğrenci alan programlara mevcut kontenjanın dışında ilave yüzde 25 kontenjan ayrıldığını açıklayan Özvar, şöyle devam etti: “Bu kapsamda vakıf üniversitelerinde de her bir programda 1'er burslu kontenjan ayrıldı. Böylece depremzede öğrencilerimize 21 bin 215'i devlet, 3 bin 426'sı vakıf olmak üzere toplam 24 bin 641 ek kontenjan ayırmış olduk."
7-18 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özvar, Türkiye’deki 208 üniversitenin ülkenin yeni yüzyılını inşa edecek öğrencilerini beklediğini kaydetti. Gençlerin hayallerine doğru ve emin adımlarla ilerlemesini tavsiye eden Prof. Dr. Özvar, sınavların sadece birer basamak olduğunun unutulmamasını istedi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, YKS’nin bir eleme sınavı değil; başarı sıralaması sınavı olduğunu ifade etti. 2022'den itibaren YKS'de baraj uygulamasının kaldırıldığını hatırlatan Özvar, bu düzenlemeyle YKS’nın bir eleme sınavı olmaktan çıkıp başarıya dayalı sıralama sınavına dönüştüğünü anlattı. Sınav sürelerinin uzatılmasıyla öğrencilerin yaşadığı stresin de azaltıldığını belirten Özvar, barajın kaldırılmasıyla ön lisans ve lisans programlarını ilgi arttığına dikkat çekerek, “Bu karar sonrası sınava giren aday sayısında yüzde 24 oranında artış yaşandı. Havuzu büyüdükçe kalitenin de yükseldi.” şeklinde konuştu.
Gerçek başarının hayatın her alanında bireyin kendisini geliştirirken elde edeceği deneyimler ve bilgilerle şekillendiğini vurgulayan Özvar, çağın mesleklerine yönelik programlar açmaya devam ettiklerini söyledi. Adayların yapay zekâ, bilişim ve programlama ile ilgilenmelerini hatırlatan Özvar, tek bir programdan daha çok iki program ve yan dal yapmalarını tavsiye etti. Özvar, her bölümdeki öğrencilerin dijital okuryazarlık, kodlama ve yazılım alanlarına ilgi duymasını beklediklerini söyledi.
YÖK’ün “üniversite-sanayi iş birliği” kapsamında bazı programlarda adaylara burs, staj ve mezuniyet sonrası istihdam hususlarında avantajlar sunduğunu aktaran Özvar, örnek olarak; yapay zeka mühendisliği, petrol doğalgaz, açık deniz mühendisliği, harita ve geomatik mühendisliği, madencilik, tekstil ve deri mühendisliği gibi bölümleri tercih edenlerin söz konusu fırsattan yararlanabileceğini anlattı. Öğrencilerin farklı programları araştırmalarını önemine işaret eden Prof. Dr. Özvar, kendilerine fayda sağlayacak alternatifleri değerlendirmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.